26 Haziran 2005, Pazar
Sayı: 25857
Danıştay
Kararı
Danıştay Onuncu Dairesinden :
Esas No :
2004/11660
Karar No : 2005/1181
Kanun
Yararına Temyiz Eden
: Danıştay Başsavcılığı
Davacı
: Aks Televizyon Reklamcılık ve Film San. Tic.A.Ş.
Vekilleri
: Av.Çiğdem Çokgezer, Av. Mustafa Demirkol
Abdi İpekçi Cad.,
2/11, K:4, Nişantaşı/ İSTANBUL
Davalı
: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı - ANKARA
İstemin
Özeti
: Davacı şirkete 4077 sayılı Yasa uyarınca 58.161.090.000.- lira
idari para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptaline karar veren Ankara 1.
İdare Mahkemesinin 8.3.2004 tarih ve E:2002/1706, K:2004/186 sayılı kararının;
Sanayi ve Ticaret Bakanlığının başvuru üzerine Danıştay Başsavcılığı
tarafından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesi uyarınca
kanun yararına bozulması istenilmektedir.
D.Tetkik
Hakimi
:
Düşüncesi
: Davacı şirkete ait olup, çeşitli basın yayın kuruşlarınca yayınlanan
"O insanı seviyor" başlıklı reklamların TRKGM 98/94-95 ve TRKGM
95/142-143 sayılı Tebliğ hükümlerine aykırılık oluşturduğu, bu nedenle
4077 sayılı Yasanın 16. maddesinde düzenlenen kuralı ihlal edici reklam
nedeniyle aynı Kanun hükümleri uyarınca verilen para cezasında mevzuata aykırılık
bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme kararının
2577 sayılı Yasanın 51. maddesi uyarınca kanun yararına ve hükmün hukuki
sonuçlarına etkili olmamak üzere bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK
MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü.
Dava, davacı şirkete ait olup, 1.4.2002 tarihinden itibaren Show TV'de,
30-31.3.2002 ve 1.4.2002 tarihli Güneş Gazetesinde, 30.3.2002 tarihli Akşam
Gazetesinde ve 1.4.2002 tarihli Sabah Gazetesinde yayımlanan "O insanı
seviyor, O Türkiye'yi seviyor, O Türk insanını seviyor, İşte bu yüzden....
Her akşam.... 7,5 milyon kişi O'nun haber bültenini izliyor, Her hafta 6,5
milyon kişi O'na yapılan itirafları izliyor. Her hafta 3 milyon kişi O'nun
tartışma platformu Ateş Hattını izliyor. O'nu dünyadaki diğer Türkiye'lerde
de 5 milyon kişi izliyor, O'nu 70 milyon kişi seviyor, 22 milyon kişi düzenli
olarak izliyor. O'nun adı Reha Muhtar" ifadelerinin yer aldığı
reklamların, 4077 sayılı Yasayı ihlal ettiği gerekçesiyle 58.161.090.000.
lira idari para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Ankara 1. İdare Mahkemesince, uyuşmazlık konusu reklamlarda belirtilen
sayısal değerlerin herhangi bir araştırmaya dayanmadan ve kaynak gösterilmeden
yayımlanmasının 4077 sayılı Yasanın 16. maddesindeki ilkeyi ihlal eder
nitelikte olmadığı, reklamda adı geçen programın izlenmesini sağlamak
amacıyla kullanılan ifadelerin tüketiciyi yanıltıcı ve zararına yol açıcı
sözler niteliğinde olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline
karar verilmiştir.
4077 sayılı Kanun'un 26. maddesi uyarınca, bu yasada düzenlenen para
cezalarına karşı yasada öngörülen süre içerisinde yetkili idare
mahkemesine yapılan itiraz üzerine idare mahkemesince verilen kararlar kesin
olduğundan, anılan mahkeme kararına karşı olağan kanun yollarından olan
temyiz yoluna başvurulmamıştır.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, 4077 sayılı Yasanın 16. maddesinin
yorumunda hataya düşüldüğünü, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun
amacına uygun olarak uyuşmazlık konusu reklama para cezası verilmesinde
hukuka aykırılık bulunmadığını öne sürerek mahkeme kararının kanun
yararına bozulması isteğiyle Danıştay Başkanlığı'na başvurmuştur.
Danıştay Başsavcılığı tarafından, sözkonusu reklamda kullanılan
sayısal ifadelerin araştırmaya dayanılmadan ve kaynak gösterilmeden yayınlandığı,
bu nedenle TRKGM 98/94-95, TRKGM 95/142-143 sayılı Tebliğ ile 4077 sayılı
Yasanın 16. maddesine aykırı olan reklam nedeniyle para cezası verilebileceği
düşüncesiyle mahkeme kararı kanun yararına temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesinde, idare
mahkemelerince "kesin olarak verilen" kararların da kanun yararına
temyiz olunacağına ilişkin açık bir düzenleme bulunmamakla birlikte, kanun
yararına bozmanın amaç ve işlevi dikkate alındığında idare mahkemesince
verilen kesin kararların da kanun yararına temyiz olunabileceğine karar
verilerek, esasa geçildi.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 16. maddesinde,
"Ticari reklam ve ilanların yasalara ve genel ahlaka uygun, dürüst ve doğru
olmaları esastır.
Tüketiciyi aldatıcı, yanıltıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını
istismar edici, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü,
şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici, kamu sağlığını bozucu,
hastaları, yaşlıları, çocukları ve özürlüleri istismar edici reklam ve
ilanlar yapılamaz." hükmü yer almaktadır.
Yine aynı Yasanın 25. maddesi üçüncü fıkrasında, 16. maddeye aykırı
haraket edenler hakkında para cezası uygulanacağı, 16. maddeye aykırılığın
ülke düzeyinde yayın yapan yazılı, sözlü, görsel vesair araçlarla gerçekleşmesi
halinde ise cezanın on katının uygulanacağı öngörülmüştür.
Öte yandan, 4077 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca, ticari reklam
ve ilanlarda uyulması gereken ilkeleri belirlemek, bu ilkeler çerçevesinde
reklam ve ilanları incelemek ve sonucuna göre 16. madde hükümlerine aykırı
reklam ve ilanlar konusunda işlem tesis etmek üzere Reklam Kurulu oluşturulmuştur.
Medya Kuruluşlarının yayınlarının izlenmesine, okunmasına,
dinlenmesine veya kalitesine ilişkin araştırma sonuçlarının ticari reklam
ve ilanlarda kullanım ilkelerini belirlemek amacıyla hazırlanan Medya Ölçümü
Araştırma Sonuçlarının Ticari Reklam ve İlanlarda Kullanılmasına Dair
Tebliğ'in (TRKGM 98/94-95) 3. maddesinde; "mecra kuruluşlarınca, medyanın
izlenme, okunma, dinlenme ve görülme oranlarını belirlemek amacıyla yapılan
araştırma sonuçları, kaynak gösterilmeden ticari ilan ve reklamlarda kullanılmaz."
kuralı yer almış, araştırma sonuçlarının ne şekilde yayınlanacağı
maddenin devam eden bölümlerinde ayrıntılı olarak sayılmıştır.
Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına
Dair Tebliğin (TRKGM 95/142-143) 4/a maddesinde, reklamların yasalara, genel
ahlaka uygun, doğru, dürüst ve gerçekçi olmak zorunda olduğu, 6/a
maddesinde ise, reklamların, tüketicinin güvenini kötüye kullanacak ya da
onun tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar edecek biçimde olamayacağı
belirtilmiştir.
Reklam: Bir ürün veya hizmetin alım, satım veya kiralanmasını geliştirmek,
bir amaç veya düşünceyi yaymak veya reklamcının istediği başka etkileri
oluşturmak amacıyla, ücret veya benzer bir karşılık ile iletim zamanında
reklamcıya tahsis edilen kamuya yönelik duyuruları ifade etmektedir.
Bir ürün veya hizmetin tanıtılması ve övülmesi, bir markanın tüketiciye
benimsetilmeye çalışılması, resimli veya müzikli imge ve simgeler kullanılmak
suretiyle bunların belleklere yerleşmesine gayret edilmesi, yarışmalar,
konserler, sanatsal ve kültürel etkinlikler düzenlemek suretiyle doğrudan
veya dolaylı olarak belirli ürünlere veya markalara dikkatin çekilmesi veya
bu tür toplumsal etkinliklerin düzenlenmesinde veya yayın programlarının
hazırlanmasında finansman veya diğer yollarla katkıda bulunmak suretiyle tanıtım
imkanlarının aranması da reklam sayılmaktadır.
Yukarıda yazılı mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden,
davacı şirkete ait, çeşitli tarihlerde ve yayın kuruluşlarında yayımlanan
"O insanı seviyor" başlıklı reklamların 4077 sayılı Yasanın
16. maddesine aykırı olduğu bu nedenle aynı Yasa hükümleri uyarınca idari
para cezası verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme kararının
kanun yararına bozulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, Danıştay Başsavcılığı tarafından yapılan
kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile Ankara 1. İdare Mahkemesi'nin
8.3.2004 tarih ve E:2002/1706, K:2004/186 sayılı kararının, 2577 sayılı İdari
Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesi uyarınca hükmün hukuki sonuçlarına
etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına, kararın birer örneğinin
ilgili Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Danıştay Başsavcılığına gönderilmesine
ve kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasına, 21.3.2005 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.