Gündemde Öne Çıkanlar
9
ayrıma gidilmiştir. AB düzenlemeleri uyarınca
isteyen üye ülkeler halka açık işletmelerin
dışında da Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları (UFRS) uygulamasına izin
verebilmektedir. AB’ye uygun olarak
denetim kapsamının genişletilmesi ile UFRS
uygulamayan şirketler açısından sıkıntılar
yaşanabilecektir. Bu nedenle, ülkemizde
finansal raporlamadaki karmaşık yapının
giderilmesi için AB Muhasebe Direktifine
uyumun bu yılın sonuna kadar sağlanması
önem arz etmektedir. Yerel Finansal
Raporlama Çerçevesinin oluşturulmasına
yönelik olarak KGK tarafından kurulan
Çalışma Komisyonu aracılığıyla gelişmeleri
yakından takip ediyor ve görüşlerimizi
iletiyoruz. Komisyon çalışmalarının ardından
KGK Yerel Finansal Raporlama Çerçevesi
taslağını
yayımladığında,
görüşlerimizi
daha detaylı ileteceğiz. Ama şunu şimdiden
söylemektesakıncagörmüyorum;KOBİTFRS
zaten Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu
(TMSK) tarafından yayımlanmıştı. Bunlarla
ilgili çok kapsamlı eğitimleri de hem TMSK ile
hem de ülke genelinde odalarımızla birlikte
gerçekleştirdik. KOBİ TFRS’yi temel çatı
düzenleme olarak almalıyız. Aynı sistematik
üzerinden, AB Muhasebe Direktifine uygun
olmayan kısımları elemek suretiyle aynen
benimsemeliyiz” ifadelerini kullandı.
YÖNERGEYİ YIL SONUNA KADAR
TAMAMLAYACAĞIZ
Muhasebe, Danışmanlık ve Denetim
Firmalarına Yönelik Kalite Güvence İlke
ve Esaslarına İlişkin Mecburi Meslek
Kararının uygulamaya geçişine çok az bir
süre kaldığını belirten Sanlı, “2016 yılında
uygulamaya geçecek olan bu karar ile ilgili
olarak çalışma komisyonlarının raporlarının
tamamlamasının ardından, konu ile ilgili
Yönergemizi yıl sonuna kadar yayımlayacağız.
Uluslararası alanda ise ‘Kalite Güvence
Network’ü kurulmasına yönelik olarak çeşitli
ülkelerin, meslek örgütleriyle oluşturduğumuz
çalışma
komisyonlarının,
faaliyetlerini
tamamlamasının neticesinde karşılıklı bilgi
ve görüş alışverişi fiilen uygulamada, yani
kalite güvence incelemelerimizde etkin olarak
kullanılacaktır” dedi.
KAMU GÖZETİMİNİN GÖZETİMİNİ KİM
YAPACAK?
Sonzamanlardayenibirtartışmakonusununda
gündeme geldiğine işaret eden Genel Başkan
Sanlı, “Kamu gözetiminin gözetimi. Yani
gözetimin gözetimini kim yapacak? Yaklaşık
on yılı aşkın süredir meslektaş incelemesinin
giderek yerini alan kamu gözetimi olgusu
neticesinde sıkı ve yoğun düzenlemeler
ve standartlara ilave yeni bazı hususların
gündeme geldiği sıkça tartışılıyordu. Ancak
denetim piyasası üzerinde artan bu baskının,
denetim kalitesine olan etkisi tartışılır bir hale
gelmiş durumda. Etkin bir gözetim sisteminin
kurulması için meslektaşımız olan Hollanda
Maliye Bakanının da dile getirdiği gibi, tüm
iletişim kanallarının açık olması ve şeffaf
uygulamalar bizim de zaten benimsediğimiz
hususlardır. Ayrıca, Avrupa’da denetime
meslek mensuplarının artık çok sıcak
bakmadığı, maliyet-fayda analizlerinin sıklıkla
yapıldığı, mesleğin popülaritesinin gün
geçtikçe azaldığı da not ettiğimiz hususlar
arasındadır” ifadelerini kullandı.
SÜREKLİ DEĞİŞEN DÜZENLEMELER VE
YENİ GELİŞMELER
Genel Başkan Sanlı, meslek mensuplarının
sürekli
değişen
düzenlemelere
ve
gelişmelere hızlı bir şekilde ayak uydurması
gerektiğinin bilincinde olduğunu belirterek,
“Bu döngü içerisinde TÜRMOB olarak
mesleğin geliştirilmesi ve meslektaşlarımızın
haklarının korunması konusunda üzerimize
düşen tüm çalışmaları yerine getirmekteyiz
ve bunun gayreti içerisindeyiz. Alanımızla
ilgili uluslararası ve ulusal gelişmeleri takip
etmekle yetinmiyoruz. Çalışmalara katkı
veriyor, önerilerimiz doğrultusunda bazı
konuları uluslararası alanda da gündeme
getiriyoruz. Son olarak aşırı ve sürekli
düzenlemelerin tabiri caizse angaryaların
meslek üzerindeki etkileri konusunu IFAC
Yönetim Kurulu toplantısında IFAC Stratejik
Planına gündem olarak da eklettik” dedi.




